18 mart Çanakkale zaferi Türk milletinin kendi kaderinin oyuncusu olduğunu gösteren en önemli olaylardan birisi. Güç dengelerinin alt üst olduğu ve teknolojinin en gelişmiş zırhlıları ile Osmanlı askerlerini rüzgar gibi savurduğu bu savaşta inancın gücü savaşı kazanır. Bu tarihi anların canlı şahidi olan Gelibolu yarımadasının her karış toprağında savaşın izlerini hala taşıdığını görebiliriz. Bu toprakların her adımında şehit bedenleri saklı, her taşında şehit kanı var. Çanakkale’nin bizim için anlamı sadece jeopolitik konumu değil aynı zamanda ecdadımızın mirası olması. Gelibolu’ya varınca Eceabat’tan başlayan yolculuğumuz sahilden Kilitbahir, Alçıtepe ve Seddülbahir’e doğru devam ederken deniz savaşlarını ve Nusret mayın gemisinin kahraman askerlerinin hikayesini dinleyeceğiz. Rumeli Mecidiye Tabyasında insan üstü bir güçle 215 kg mermiyi topa sürerek savaşın kaderini belirleyen Seyit Onbaşı’yı yad edeceğiz. Anafartalar’da ise Mustafa Kemal ve askerlerinin destanlarına şahit olacağız.
İngiliz ve Fransız donanmalarından oluşun dev kruvazörlerle Çanakkale boğazından İstanbul’u işgal etmek üzere ilerleyen savaş gemilerinin büyük bir yenilgiye uğratıldığı ve deniz savaşlarının sona erdiği nokta olan Kilitbahir, boğazın en dar noktası. Düşman gemilerinin ağır top atışları ile büyük yaralar alan Kilitbahir birlikleri, bir gün önce komutan Hakkıbey’in emrinde Nusret mayın gemisi ile sahile paralel bir şekilde mayınları boğaza yerleştirir. Fransız ve İngiliz donanmalarına isabet eden mayın ve top mermileri ile büyük bir hezimete uğrayan işgal donanmasının geri çekildiği ve deniz savaşlarının sona ermesine neden olan bu önemli olayın yaşandığı Kilitbahir, vatanımızı kutsal bir emanet olarak bize hediye eden atalarımızı yad edeceğimiz önemli bir tarihi mekan.
Çanakkale savaşının önemli bir kahramanı olan Seyit Onbaşı’nın ortaya koyduğu insanüstü ve doğaüstü gücünün sırrını anlamak için Rumeli Mecidiye tabyasında rehberlerimizin anlattıklarının bütün dikkatimizle takip ediyoruz. Kaldıracı parçalanmış olan savaş topuna 215 kg ağırlığındaki mermiyi taşıyarak topun ağzına süren, Ocean zırhlısını dümeninden vurmayı başararak Nusret mayın gemisinin döktüğü mayınlara çarpıp boğazın sularına batmasını sağlayan Seyit Onbaşı’yı daha yakından tanıma fırsatı yakalıyoruz. İnanarak yapılan her için mutlaka bir başarıya dönüştüğünü bize anlatan bu kahraman askerin yetiştirdiği nesillerden olmanın ayrıcalığı ile gurur duyuyoruz.
Deniz muharebesinin İtilaf devletleri tarafından başarısız olması sonucu Seddülbahir’den ilerleyerek boğazın hakimiyetini sağlamak için düşman kuvvetlerinin en çok istedikleri yer olan Alçıtepe’de ordumuzun direnişini ve kahramanca mücadelelerini gözümüzde canlandıracağız. Çanakkale savaşlarının en önemli noktalarında olan Alçıtepe’de düşmanın geri püskürtülmesi için şehadete yürüyen birliklerimizin savaştığı tabyalarda incelemelerde bulunacağız.
Çanakkale’de şehit olan 250 bin askeriminiz anısını hatırlatan Şehitlik Abidesi, 1948 yılında Hisar Burnuna inşa edilir. Dört sütununda bulunan reliyeflerin denize bakan bölümlerinde deniz savaşları, karaya bakan bölümlerinde ise kara savaşlarının temsil edildiği figürler bulunuyor. Abidenin çevresinde bulunan şehit isimleri topraklarımızın her köşesinden vatan sevdalısının canını verdiğini göstermektedir. Bu şehit kitabelerini incelediğimizde yaşları onbeşlerde olan delikanlıların da bu vatan topraklarına hayatını adadığına şahit oluyoruz.
İngiliz, Fransız ve Anzak birlikleri topyekün olarak kara harekatına başladıkları Seddülbahir’de , Ertugrul ve Marto koyundan karaya çıkan ve Yarbay Halil Sami Beyin komutasındaki Türk birliklerinin savunma hattı olan bölgede durdurulan müttefik kuvvetlerinin emellerine ulaşmasını engelleyen en önemli cephenin komutan ve askerlerinin şehadete yürüdüğü bu kutsal mekanı ziyaret edeceğiz. 3 gün içerisinde Alçıtepe’ye ulaşmayı hedefleyen İtilaf kuvvetleri komutanı Hamilton’un büyük bir hayal kırıklığına uğradığı Seddülbahir’de dünyanın en acımasız ve güçlü birliklerine geçit vermeyen ordumuzun vatana adanan hayatlarına bir kez daha şahit oluyoruz.
İtilaf devletlerinin başarızlıklarını telafi etmek için Avustralyalı ve yeni Zelandalı yerlilerinden oluşan Anzak birliklerini gönderdikleri Arıburnun’da düşmanın hızla ilerlediğini gören 27. Alay komutanı Mehmet Şefik Paşa Bigalı köyünde bulunan Yarbay Mustafa Kemal Paşa’dan yardım ister. 57. Piyade Alayı ile Conkbayırı’na intikal eden Mustafa Kemal, Türk askerlerinin düşmandan kaçtığını görünce hiddetlenerek siper almalarını söyler. Kara harekatının kaderini belirleyen emri veren ve süngü süngüye, göğüs göğüse savaşarak düşmanı büyük bir hezimete uğratan Mustafa Kemal Paşa ve askerlerinin başarı hikayesinin geçtiği bu mevkide rehberlerimize kulak vereceğiz.
Çanakkale savaşlarının en uzun ve en çok kayıp yaşanan cephesi ve 1. Dünya savaşının kaderini kısa bir süre de olsa değiştiren olayların yaşandığı Anafartalar ise belki de en çok üzerinde duracağımız yer olacak. Anzak kuvvetlerinin Suğla koyundan çıkartma yaptığı sırada Conkbayırı’da bulunan Mustafa Kemal’in Anafartalar Grup Komutanı olarak atandıktan sonra askeri dehasını ile dünyanın dev ordularını dize getirdiği son cephede kahraman ecdadımızın son damla kanına kadar savaştığı Anafartalar’da siperler arasında dolaşarak o duyguları daha iyi anlamaya çalışacağız. İtilaf devletlerinin güçlerinin tükendiği ve geri çekilmek zorunda kaldıkları Anafartalar’da vatan kavramının kutsallığını yüreğimizde hissederek tarifi imkansız bir zaman geçireceğiz.
Kilitbahir
Boğazın en dar bölgesi olan Kilitbahir’de, boğazı geçmek ve savaşın seyrini değiştirmek için karaya yaklaşan Fransız ve İngiliz savaş donanmalarının, Nusret mayın gemisinin denize döşediği mayınlara çarparak boğazın derinliklerine batmasını dikkatle dinliyoruz.
Seyit Onbaşı ve Mecidiye Tabyası
Çanakkale deniz savaşlarının kahramanı olan ve 215 kg ağırlığındaki mermiyi sırtında taşımaktan başka bir seçeneği kalmayan Seyit Onbaşı’nın, kaldıracı bozulmuş olan topun yuvasına sürdüğü merminin ateşlenmesi ile Ocean kruvazörünü denize gömdüğü Rumeli Mecidiye Tabyasında Seyit Onbaşı’yı rahmetle anarak buradan ayrılıyoruz.
Alçıtepe
Düşman donanması ve kara birliklerinin ele geçirmek için karadan ve denizden bütün imkanlarını seferber ettiği her iki taraftan da büyük can kayıplarının yaşanan Alçıtepe’de büyük bir direniş hikayesine şahit olacağız. Kahraman Türk birliklerinin ne pahasına olursa olsun asla teslim etmediği Alçıtepe’nin Çanakkale savaşlarındaki bu önemli rolüne tanık olduktan sonra yolculuğumuza devam ediyor.
Çanakkale Şehitlik Abidesi
Çanakkale savaşlarında şehit olan askerlerimizin anısına inşa edilen ve dört sütundan oluşan abidenin çevresinde 250.000 şehidimizi temsil eden mermer taşlarda yazan isimlerini tek tek okuyarak ilerlerken genç yaşlı demeden Çanakkale’yi ve ülkemizi düşmanlardan kurtarmak için canını feda eden sayısız vatan kahramanını şükranla ve saygıyla anıyoruz.
Seddül Bahir
Kara savaşlarının başladığı nokta olan Seddülbahir’e bu cephede top ve silah mermilerinin şarapnel parçalarını halen görebilmemiz mümkün. Bu ilk kara cephesinde düşmanın zafer kazanmasını engelleyen Albay Halil paşa, Komutan Halil Sami Bey, Hasan Basri Paşa ve kahraman askerlerini andıkdan sonra Anzak koyuna doğru hareket ediyoruz.
Arıburnu
Arı burnu cephesi Anzaklardan oluşan ve Çanakkale’nin kaderini belirleyen nokta. Burada düşmandan kaçarken Mustafa Kemal tarafından sipere yat emri verilen askerlerin süngü savaşları ile Anzaklarla göğüs göğüse çarpışması ve savaşın seyrini değiştirmesine şahit oluyoruz.
Anafartalar
Düşman kuvvetlerinin son şansları olarak gördükleri ve Anafartalar kahramanı olan Mustafa Kemal ve askerlerinin Anafartalar cephelerinde kazandıkları zafer ve düşmanı geri püskürtmeleri sonucunda artık savaşacak gücü kalmayan düşman birliklerinin tasfiye edilmesi ile savaşın bittiği topraklarda gezimizi noktalıyoruz.
Henüz hiçbir yorum yapılmamış.